Karın içini, laparoskop adı verilen ucunda ışık ve kamera bulunan bir alet yardımıyla incelemektir. Göbeğin hemen altından yapılan 1 cm’lik kesi ile karın içine yerleştirilen optik kamera ve ilave olarak karın duvarına değişik çaplarda ( 5-10 mm ) ve sayıda giriş noktalarından trokar adı verilen kanallar yerleştirilir. Optik kamera ile görüntü sağlanırken, diğer trokarlardan konulan özel milimetrik aletlerle operasyon gerçekleştirilir.
Laparoskopi, karın içini, laparoskop adı verilen mercek ve ışık sisteminden oluşmuş bir cihaz ile gözlemlemektir. Bu cihaz 0,5 cm.lik göbek altı küçük bir kesiden karın içine sokulur.
LAPAROSKOPİK CERRAHİNİN AVANTAJLARI
- Ameliyat sonrası daha az ağrı,
- Ameliyat sonrası daha kısa hastanede kalış süresi,
- Daha erken işe dönüş süresi,
- Estetik yara iyileşmesi .
APAROSKOPİK CERRAHİ UYGULAMALARI
Karın içindeki çoğu ameliyat bu yöntemle artık yapılabilmektedir. Laparoskopi yöntemi, safra kesesi, mide, dalak,böbrek, böbreküstü bezi, fıtıklar, ince ve kalın barsak ameliyatlarında kullanım alanı bulabilmektedir.
SAFRA KESESİ
Safra kesesi, karaciğerin altında ve karaciğer tarafından yapılan safranın depolandığı bir organdır. Safranın kimyasal bileşimindeki değişiklikler, kese içinde kristallerin oluşumuna ve zamanla taş oluşmasına yol açar. Bu taşlar safra kesesi iltihabına yol açabildiği gibi, safra yollarına düşerek safra tıkanıklığı ve sarılığa yol açabilirler. Safra kesesi rahatsızlığındaki belirtiler; sırta omuza vuran karın ağrıları, hazımsızlık, gaz, şişkinlik, bulantı, kusma olabilir. Yapılacak karın ultrasonografisi ile teşhis mümkündür. Bazen tomografi veya MRCP gibi özel tetkikler yapmak gerekebilir. Safra kesesi rahatsızlıklarında tedavi laparoskopik cerrahi ile işlevini kaybetmiş safra kesesinin çıkarılmasıdır. Hasta operasyondan 1 gün sonra taburcu edilir.
AKUT APANDİSİT
Apandiks, 6-8 cm uzunluğunda kalın barsağın hemen başlangıcında yeralan parmaksı çıkıntı şeklinde bir uzantıdır. Bu organın değişik nedenlerle tıkanmasına bağlı olarak gelişen tabloya Akut Apandisit denir. Giderek şiddetlenen karın ağrısı, iştahsızlık, bulantı genel bulgularıdır. Akut Apandisit acil ve geç kalındığında hayatı tehdit eden bir durumdur, teşhis edildiğinde derhal ameliyat edilmelidir.
FITIKLAR
Vücut boşlukları içinde yer alan organların bir kısmının veya tamamının bulundukları boşluğun dışına çıkmasına fıtık denir. Genel olarak göbek fıtığı, kasık fıtığı gibi çıktıkları bölgeye göre adlandırılırlar. Doğuştan gelen fıtıklar olabildiği gibi sonradan, ilerleyen yaşla beraber zayıflayan dokular da fıtığa neden olabilir.
En önemli semptom ağrısız şişlik olup sırtüstü yatıldığında kaybolur. İlerleyen dönemlerde şişlik artıp sabitleşebilir. Zaman zaman ağrı oluşabilir. Fıtık kesesi içindeki organların sıkışması sonucu ise fıtık boğulması, barsak tıkanıklığı meydana gelebilir. Bu sonuncular acildir ve derhal ameliyat gerekir. Bu nedenle fıtık cerrahisinde amaç bu tür acil durumlar gelişmeden sorunu çözmek olmalıdır. Fıtıkların tek tedavisi cerrahidir. Çevre dokularda daha az tahribat yaratması nedeniyle laparoskopik cerrahi fıtıkların tedavisi için önerilen bir metoddur.
İNCE VE KALIN BARSAKLAR
Sindirim sisteminin boru şeklindeki parçalarıdır. İnce barsaklar, mide ve oniki parmak barsağından sonra başlar ve kalın barsağa kadar yaklaşık 3-4 metre uzunluğundadır. Kalın barsaklar ise 100-150 cm arasında olup dışkı oluşumunda görev alırlar. İnce ve kalın barsakların tümöral ve iltihabi hastalıklarında uygun ve seçilmiş hastalarda laparoskopik cerrahi uygulanmaktadır.
BÖBREKÜSTÜ BEZİ ( SÜRRENAL = ADRENAL )
Her iki böbreğin üstünde yerleşmiş olup birçok hormonal fonksiyonu olan endokrin organlardır. Bu organların büyümesi, tümörleri nedeniyle çıkarılmaları gerekebilmektedir. Cushing sendromu, Conn sendromu, insidentaloma ( Böbreküstü bezinde tesadüfen saptanan kitle ), tümör metastazları gibi nedenlerle çıkarılmaları gerektiğinde laparoskopik yöntem yine özellikli merkezlerde yapılabilmektedir.
GASTROÖZOFAGEAL REFLÜ HASTALIĞI ( MİDE FITIĞI )
Tipik olarak ağza acı, ekşi su gelmesi ve göğüs kafesi arkasında yanma şikayeti, kimi zaman da boğaz, geniz ve akciğer problemleriyle kendini gösteren bir hastalıktır. Toplumda oldukça yaygındır, bu oran %30-40 civarındadır. Kalp krizi ile karıştırılabilen göğüs ağrılarının çoğundan reflü sorumludur. Uzun süre tedavi görmeyen hastalarda geri dönüşsüz birtakım sonuçlar ortaya çıkmaktadır ( Barrett özofagusu vb ). Çok sık olmamakla birlikte Barrett özofagusu gelişen hastalarda özofagus kanseri gelişme riski olduğu akıldan çıkarılmamalıdır. Yaşam tarzındaki değişiklikler, ilaç ve cerrahi, tedavi seçenekleridir. Cerrahi tedavi önerilen hastalar için Laparoskopik Nissen Fundoplikasyonu operasyonu artık günümüzde altın standart haline gelmiştir.
Özel Otağtepe Tıp Merkezi’nde cerrahi endikasyon ve ameliyat ile tedavisi planlanan hastalarımız, Özel Medibey Cerrahi Tıp Merkezi bünyesindeki ameliyathanelerimizde operasyona alınmaktadır.